Danıştay, Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliği’nde Halkın Katılımını Zorlaştıran Maddelerin Yürütmesini Durdurdu.

Kategori: Haber
Etiketler: , , , ,

Doğa Derneği adına Altıparmak Hukuk Bürosu’nun, Hukuk ve Doğa Okulu katılımcısı hukukçularla birlikte 29 Temmuz 2022 tarihinde Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) yönetmeliğine karşı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na karşı açtığı davada, Danıştay yönetmelikte yer alan ve halkın katılımını zorlaştıran maddelerin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi.

29 Temmuz 2022 tarihinde çıkan Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği’nde yapılan değişikliklerle ÇED süreçlerine halkın katılımını ve bilgiye erişimi konusundaki düzenlemeleri sınırlandırılmıştı. Doğa savunuculuğu yapan sivil toplum kuruluşları, meslek örgütleri, barolar gibi yapılar, ÇED süreçlerinin dışında tutularak, projeleri ÇED süreçlerinin dışında tutacak yeni düzenlemeler yapılmıştı.

Danıştay 6.Dairesi’nin 16.02.2023 tarihli kararında;

  • Gerçekleştirilmesi planlanan projenin ÇED sürecinin başladığına dair ilanın, projeden etkilenecek olan halkın yaşadığı köylerde duyurulup duyurulmayacağına dair idareye belirsiz takdir yetkisi veren düzenlemenin;
  • Yine aynı şekilde halkın projeye karşı itirazlarını sunabilmesi amacıyla yapılacak olan duyurunun sadece internetten yapılmasını hususunda idareye belirsiz bir takdir yetkisi veren düzenlemenin;
  • Danıştay 6.Dairesi tarafından;  “…projelerin özellikle kırsal bölgelerde yapıldığı dikkate alındığında, burada yaşayanların yaşam koşulları itibarıyla sadece internette ve il müdürlüğünde yapılan bir ilanla projeden haberdar olmasını beklemenin gerçekçi olmadığı, dolayısıyla halkın ÇED sürecine etkin bir şekilde katılımının sağlanması amacıyla askıda ilanın hem valilik, kaymakamlık hem de muhtarlık binasında yapılması gerektiği, dava konusu düzenlemenin ise bu haliyle çevrenin korunması, sürdürülebilir çevre ve katılım ilkeleri ile kamu yararı ile bağdaşmadığı…”  ve “…ÇED sürecinin şeffaf yürütülebilmesi ve çevre hukukunun temel ilkelerinden olan katılım ilkesinin tam olarak sağlanabilmesi amacıyla projeyle ilgili başvuru yapılmasından itibaren tüm sürecin, Yönetmeliğin ilanla ilgili diğer maddelerinde olduğu gibi, hem internette hem de anons veya askıda ilan ile duyurulması gerektiği…” gerekçeleriyle yürütmeleri durdurulmuştur.”

Ayrıca bu Davaya konu olan değişiklik kapsamında;

-Madencilik projeleri kapsamında, yıllık 400.000 ton ve üzeri kapasiteye sahip kırma eleme tesisleri ÇED süreçlerinin dışına çıkarılmış,

-Taş kömürü ve bitümlü maddelerin gazlaştırılması ve sıvılaştırılması projelerinde, ÇED sürecine tabi olması gereken günlük 50 ton kapasite alt sınırı 500 tona çıkarılmıştı.


Karara ilişkin açıklamalarda bulunan Av. Cem Altıparmak;

‘’Yeşil kalkınma iddiası sürdürülebilir yaşam, çevresel demokrasi ve katılım haklarını dikkate aldığınız ve ona uygun düzenlemeler yaptığınız sürece bir anlam kazanır. Yeni ÇED Yönetmeliğinin çevresel demokrasiye gerçekten bir katkı sunduğunu söyleyebilmek için, özellikle çevresel konularda halkın karar verme süreçlerine katılımını, söz ve karar hakkını garantiye alan düzenlemelerin yapılması şarttır. Bu sebeple, halkın katılım haklarının esas olacağı alanları çoğalmak ve bu haklara işlerlik kazandırmak amacıyla hukuki süreçlerin takipçisi olmaya devam edeceğimizi kamuoyuyla paylaşırız.’’ dedi.

Yorum yapılmamış

Yorum Bırak

Change this in Theme Options
Change this in Theme Options