Geçtiğimiz hafta bir şah kartal yuvası yaptık.
Kartallar da aynı bizim gibi hayata tutunmak ve doğalarını yaşamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Aynı bizim gibi beslenecekleri meralara, yavrularını büyütebilecekleri yaşlı ve yüksek ağaçlara ve suya ihtiyaçları var. Trakya’da endüstriyel tarımın yaygınlaşması, tarımın büyük makinelerle yapılmasıyla büyük ağaçların çoğu kesilmiş. Çünkü ağaç tarıma ve makinalara engel. Meralar ya yerleşim yerlerine ya da buğday ve ayçiçek tarlalarına dönüşmüş. Akarsular sulama barajlarında tutulmuş, beslenebilecekleri gelengilerin ve diğer memelilerin de sayıları kendileri gibi hızla azalmış. Her yer kuşlar için ölümcül yüksek ve orta gerilim hatlarıyla dolmuş. Bu yüzden şah kartallar yok olmanın eşiğinde.
Elbette kartallara yuva yapmak bizi de çok düşündürdü, nasıl yapılır, işe yarar mı, kartallar sever mi gibi onlarca soru hep aklımızdaydı. Ekibimiz geçtiğimiz iki yılda birçok yuva gördü. Bulgaristan’dan gelen ortaklarımız da sekiz yıldır Trakya’nın kartallarını izliyorlar. Burada bulunma sebeplerinden biri de bildiklerini bize öğretebilmek. Hep birlikte geçtiğimiz hafta doğru yeri aramaya koyulduk.
Şah kartal yuvaları için belki de en önemli özellik ağacın sağlam olması. Sürekli gelişen yuva yüzlerce kilo ağarlığa ulaşabiliyor. Bir de sağanak yağmur altında ne kadar ağırlaştığını düşünün. Bu ağırlığı taşıyabilecek en uygun ağaç meşe. Macar meşesi, yalancı tüylü meşe gibi alabildiğine yükselen ve kalın çatallar yapan ağaçlar yuva için en uygun ağaç. İkinci özellik ise kartalın ve yavrusunun elektrik tellerinden ve yollardan uzakta rahatsız edilmeden yaşayabileceği bir ağaçta olması. Kartal ailesinin avlanabilecekleri geniş meralara, süzülebilecekleri düzlüklere de ihtiyaçları var bu da üçüncü özellik. Dördüncü olarak yuva suya yakın olmalı, özellikle yaz günleri yavrular susuz kalmamalı ve son olarak bir başka kartal ailesinden 4-5 km uzakta olmalı bu yuva ağacı. Çünkü yukarıda saydığım ve kartalı yaşatan şartlar çok sınırlı. Meralar azaldıkça yuvalar da seyrekleşiyor. Ağaç yoksa yuva da yok…
Bütün bu bilgiler bizi Kırklareli’nin bir köyüne götürdü. Köyün sakinleri bizi dikkatlice dinledi. Şah kartalları herkes seviyor. Zaten pek çok yaşlı kartallarla birlikte yaşamış, tarım ve hayvancılık yaparken onları izlemiş. Anıları olmuş gençliklerinde. Bu yüzden arazilerini, arazilerindeki meşe ağaçlarını kullanmamıza izin verdiler ve bize kartalın yaşayabileceği yerleri önerdiler. Biz de bu yerleri tek tek gezdik sonunda köyün güneyinde suyun kenarında üç ağaçtan oluşan bir yalancı tüylü meşe grubuna rastladık. Alanın hemen bir iki kilometre yakınında inek sürülerinin otladığı meralar vardı. Köy eskiden sadece otlak olarak kullanılan kartalların doğal olarak yaşadığı bir alan, sonradan köye dönüşüyor. Şah kartalın en azından bizim tahminimizce isteyeceği herşey bu alanda bulunuyordu. Beş sene önceye kadar büyük bir kartalı hatırlayanlar da var. Neden gittiklerini bilmiyoruz. Belki yaşlılıktan belki başlarına gerçekten kötü birşey geldi. Biz de tüm bu hikayeler eşliğinde yuvayı yapmaya başladık.
Kartal gibi becerikli olmasak da 14 kişilik harika bir ekiple çevreden yuvanın ana hatları destekleyecek dalları topladık. Yuva’nın altıgen ana yapısını Bulgaristan’da arkadaşımız Mitko’nun babası dut ağaçlarından yapmıştı. Dut ağacı hem güçlü hem de uzun ömürlü oluyormuş. Dobri ağaca çıkarak güvenlik hattını ve malzeme için makarayı yerleştirdi. Sadece bu sebeple dağcılığa ve ağaç tırmanıcılığına başlamış. Sonra dağcı arkadaşımız Ayhan ve ekibimizden Galip ağaca çıktılar. Dallar ağacın sağlam çatalına tek tek sıkıştırdık ve dallarla ördük. Bütün malzemeyi bir makara ile ağacın tepesine taşıdık. Yuvayı ağaca sabitlerken hiç çivi kullanmadık çünkü hem ağaca hem de kartallara zarar verebilirdi. Dört saat süren ve nakış gibi işlenen yuva bittiğinde üzerinde iki kişi rahatlıkla ayakta durabiliyordu.
Şimdi genç bir çiftin yuvayı farketmesini bekliyoruz. Yuva bulamayan kartallar önümüzdeki sonbaharda Trakya’yı, Bulgaristan’ı gezip yuva yeri arayacaklar. Bulgaristan’da yapılan yuvalar bir veya ikinci yılında şah kartallar tarafından beğenilmiş ve kullanılmış. Kartallar gelene kadar şahinler de yuvayı kullanabiliyorlar. Yuvanın alt tarafıysa da serçeler ve kırlangıçlar için harika alanlar.
Artık kartal yuvası yapmayı biliyoruz. Önümüzdeki aylar için planımız bunun gibi pek çok yuva yapmak ve kartalların karşılaştıkları tehlikeleri azaltmak için çalışmak. Umarız başarılı oluruz. Yuvanın yapımı için koşan bütün Adım Adım koşucularımıza teşekkür ederiz. Onlar olmasaydı bu yuva yapılamazdı.
#SıfırYokOluş #UçmamİçinKoş #ŞahKartal #İyilikPeşindeKoş #SıfırYokOluşAdımAdım #AdımAdım
Yorum yapılmamış