
Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda “katliam yasası” olarak bilinen bu düzenlemenin anayasaya aykırı olup olmadığını 7 Mayıs Çarşamba günü esastan görüşecek.
Hayvanların katledilmesinin önünü açan 17 maddelik “Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi’nde geçtiğimiz aylarda dava açılmıştı.
Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, daha vicdani ve etkili “topla, aşıla, kısırlaştır, yerine bırak” uygulamasından vazgeçerek, sokak hayvanlarının toplanıp barınaklara yerleştirilmesini öngörüyor. Oysa, Türkiye’deki barınakların böyle bir kapasitesi yok. Barınaklar, halihazırda ağır yetersizliklerle boğuşuyor.
Üstelik, bu kanun, yaşam alanlarından koparılan, yetersiz ve denetimsiz barınaklara kapatılan köpeklerin öldürülmesinin de yolunu açıyor.
Sokak hayvanlarının yaşam hakkını tehdit eden bu kanun, sorunun kaynağı olan yapısal eksiklikleri düzeltmek yerine, hayvanları yok etme yaklaşımını yasalaştırmak istiyor.
Bu süreç sadece bir hukuk meselesi değil; adalet ve yaşam hakkı meselesi. Sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı ve hukuk devleti gibi anayasal hak ve ilkelerle doğrudan çelişen bu yasanın iptal edilmesini talep ediyoruz.
Yaşatmayı merkeze alan, adil ve uygulanabilir bir çözüm için aşağıdaki önerileri bu konudan sorumlu tüm kurumlara sunuyoruz:
⁃ Sokak hayvanlarının yaşam hakkı güvence altına alınmalı.
⁃ “Topla, aşıla, kısırlaştır, yerine bırak” yöntemine geri dönülmeli. Kısırlaştırma çalışmaları merkezi ve yerel yönetimlerin sorumluluğunda artırılmalı; bir kısırlaştırma seferberliği başlatılmalı.
⁃ Hayvanlar için şeffaf, denetime açık ve güvenli “bakımevleri”/yaşam alanları kurulmalı.
⁃ Hayvanların şehir dışına, doğal alanlara bırakılması yasaklanmalı ve bu uygulamalara karşı caydırıcı cezalar getirilmeli.
⁃ Hayvan ticareti (üretim, satış, sahiplenme amaçlı üretim vb.) yasaklanmalı ve bununla ilgili sıkı yasal düzenlemeler yapılmalı.
⁃ 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun hükümleri etkin şekilde uygulanmalı ve denetlenmeli.
⁃ Hayvan hakları konusundaki tüm süreçler şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşılmalı.
⁃ Karar alma süreçlerinde devlet, yerel yönetimler ve sivil toplum birlikte hareket etmeli.
⁃ Hayvanların ve insanların can güvenliğini gözeten ortak bir politika oluşturulmalı ve uygulanmalı.
⁃ Hayvanları öldürmeye yönelik “uyutma, ötanazi” gibi öneriler reddedilmeli; bu tür düzenlemelere son verilmeli.
⁃ Hayvanlara yönelik şiddet, işkence, zehirleme gibi eylemlere karşı etkili ve caydırıcı tedbirler alınmalı.
⁃ Sokak hayvanlarını besleyen ve onlarla ilgilen kişilere karşı fiziksel ve sözlü saldırıların önüne geçilmeli, faillere yönelik hukuki yaptırımlar ve caydırıcı cezalar uygulanmalıdır.
⁃ Sokak hayvanlarıyla ilgili sorunların çözümünde asli sorumlular olan kamu kurumlarının görevleri netleştirilmeli, denetimleri artırılmalı ve gerekli durumlarda hesap verebilirliği sağlanmalı.
– Hayvanların ve doğanın, bir özne olarak haklarının hukuki düzenlemelerle Anayasa ve yasalarımızda güvence altına alınması sağlanmalıdır.
Yorum yapılmamış